17 Kasım 2013 Pazar

NE ZAMAN TANIŞMIŞTIK ?



Tam 6 yıl önce tanıştım ilk defa kanserle. Aslında kanser genel bir tabir bu kelimeyi kullanmayı çok sevmiyorum ama sanırım bahsetmek zorundayım, benim hastalığım da bir kanser türü olan Yumuşak Doku Sarkomu ( Sarkoma ) . Yazılarımda sarkoma olarak bahsedicem, o yüzden yabancılık çekmenizi istemem. Kısaca bilgilendirmem gerekirse sizi, nadir görülen bir kanser tipi sarkoma ,eminim birçoğunuz duymamıştır bile.

YDS (Yumuşak Doku Sarkomu) kendi içinde de türlere ayrılıyor,benim ki Snoviyal Sarkoma türünde. Aslında Snoviyal Sarkoma daha cok kemiklerde ve ona yakın dokularda çıkıyor, ama benim ki o kadar farklı ki ,yüzde 2'lik bir payda diliminin içinde karın bölgemde yani bağırsaklar, karın duvarı vs tüm komşu organlarda cıkıyor. 2007 yılından beri bu hastalığın neden bende çıktığına dair bir bilgiye ulaşamadım, henüz tıpta sebebi ve kesin tedavisi bulunamadı. Evet nerde kalmıştık? Tanışmamızı anlatıyordum.



2006 yılında Yeditepe Üniversitesinde Moda Tasarım ve Tekstil bölümüne ikincilikle tam burslu olarak başlamıştım, önce iki dönem ingilizce hazırlık okuyup,eylül 2006 da  fakülteye geçtim. Fakültede ilk dönem sanat ve tasarım eğitimi alıyorduk, karakalem kopyalamalar,kumaş dokularının guaj boyayla aynısını yapmacalar,düşünce tarihi,sanat tarihi,zorunlu üniversite dersleri gibi. Bunlardan bahsetmicem zaten. Evet Şubat 2007 de en sevdiğim derslerden biri olan Temel Sanat Eğitimi  ve değerli hocam Mehmet Özer'in dersindeydik.1 hafta önce karnımda ağrı sebebiyle acile gitmiştik sabaha karşı ,hastanede teşhis konulması açısından MR çekilmişti.Ben o gün dersteyken annemden MR sonucunu bekliyordum.

Kafamda kötü bir düşünce yoktu ,umarsızca dersime adapte olmuş çalışıyordum. Annemin haber vermesi gereken vakitte ,annemden hiçbir ses seda yoktu.Annem telefonlarıma cevap vermiyordu,herhalde yoldadır diye düşünmüştüm .Bir süre daha derse odaklanmam gerektiğini düşündüm,nasıl olsa o beni arardı .Fakat hala annemden bir geri dönüş olmamıştı hocamdan izin alıp ,bir daha sınıfın dışına çıkıp annemi aradım,bu sefer telefona cevap verdi.Sesi donuk ve kötü geliyordu,dersten çıkıp yanına gelmemi istedi,hastaneye.O gün doğum günümdü ,akşama kutlama planlarım vardı,bir anda hepsi uçup gitti aklımdan çünkü, kötü birşeylerin olacağını hissetmiştim.Aslında olayı daha da dramatize etmek istemiyorum o yüzden okuldan hastaneye giderken yaşadığım gerilimli yol sürecimi atlayıp, başka bir zamana bırakacağım.

Kısacası ,doğumgünümde hastaneye gittim ve kanser olduğumu öğrendim .Ne tepki vereceğimi bilmiyordum,o gün benim için siyahtı herşey. O yüzden bloğumun ismini ilk yazımdan ilham alarak BLACK DIARY koydum. Siyah benim için özel bir renk olmuştur herzaman.İçinde tüm renkleri barındırdığını düşündürttürür bana, bütün güzellikleri ardına saklayan, insanın saf güzelliğini ortaya çıkaran bir renk ,kendini gizlemeyi seven ve bir o kadar kendinden emin..Benim hayatımın değişim hikayesi böyle başlıyor,dediğim gibi bu bir başlangıçtı ve güzel bir başlangıçtı.

Birşeyleri kaybedeceğinizi düşündüğünüz anda,ona sıkıca sarılmak ve içinde kaybolmak istersiniz değil mi? Bende onu yaptım , hastalık beni yenmedi sadece bana kapı aralığından bakıyor hala ,ama ben onu hergün yenilgiye uğratıyorum. Bazen onun için üzülüyorum, ben olsam pes ederdim belki de ,sürekli yenilgiye uğramak iyi bir his olmasa gerek,değil mi sarkoma? 



Okurken Parov Stelar'dan seçtiğim parçayı dinleyebilirsiniz




3 yorum:

  1. sarkom çok tanıdık... hemde benimde doğum günüme 3 gün kala...

    YanıtlaSil
  2. merhaba nes,

    https://www.facebook.com/gzdblackdiary adresinden bana mesaj atabilir misin?

    YanıtlaSil
  3. İlk kez duydum bende ne desem ne yazsam bilemedim çok üzüldüm geçmiş olsun tekrar....

    YanıtlaSil